Hürriyet

29 Eylül 2012 Cumartesi

Sihirli Sos ( Kış Hazırlıkları )


   
     Bu karışımı nasıl anlatsam ki lezzetini bana gelip de yemeyen olmamıştır herhalde her yiyen bu da nedir böyle muhteşem yorumunu hep almışımdır.Bir akraba ziyaretinde bundan iki sene önce emine halamın bana bir kavanoz bu sos dan hediye etmesiyle sevgi ve semra ablamların tarifi bana vermeleri ve ilk yaz biberi çıkmasıyla denememle tanışmış oldum.Her yaz kış için hazırlıklarımın baş listesin de olan bir acı sos.Et yemeklerinin, ızgaraların, makarnaların, kahvaltı da, sandviçlerde, salatalar da, kısır da kulandığım bir sos. İsmi acı sos ama ben buna sihirli sos diyorum :)


Malzemeler:
2,5 su bardağı sıvı yağ
1,5 su bardağı sirke
200 gr aci biber( 1 demet isteğe bağlı)
6 kg közlenmiş kırmızı yağ biberi
1 kg domates salçası
1 demet maydonoz
4 çorba kaşığı tuz
2 çorba kaşığı toz şeker


Yapılışı:
Sıvı yağ ve  sirkeyi (ben elma sirkesi kullandım) derin ve büyük bir tencerede iyice kızdık dan sonra bir demet küçük acı biberleri rondadan geçip 5 dk kavurduk dan sonra (acı isteyenler için ben bu sene eklemedim çok acı yiyemiyoruz istendiğinde pul biber de eklenebilir) Közlenip temizlenmiş ve küçüp küp parçalara kesilmiş kırmızı yağ biberi, 1 kg domates salçası ( ben hazır bir kutu kullandım), 4 çorba kaşığı tuz, 2 çorba kaşığı toz şekeri de ekleyip iyice kaynayana kadar karıştırıyoruz. İnce ince kıyılmış maydanozları da ekleyip 15,20 dk iyice koyulaşıp rengi kırmızıya ve tüm malzemeler karışıncaya kadar karıştırarak kaynatıyoruz. Hazır olan karışımı sıcakken yarım kg lık  cam kavanozlara doldurup kapağını sıcıka kapatıp ters çeviriyoruz.6 yarım kg kavanoz elde etmiş oluyoruz.Güneş almayan serin bir yerde muhafaza edilebilir bir sene açilmadan lezzetini koruyor.Afiyet olsun.

28 Eylül 2012 Cuma

Domates Sos & Yemeklik Domates (Kış Hazırlıkları)

 
 
        Bu sosu makarnalar, çorbalar, kahvaltı da içerisine kekik ve zeytinyağ ekleyerek veya pul biber ve karabiber zeytinyağ ekleyerek kullanabilirsiniz.
 
 
Malzemeler:
5 kg domates
2 çorba kaşığı tuz
1 çay bardağı sıvı yağ
 
 
Yapılışı:
Domatesleri ikiye bölüp tümünü rendeledim.Rendelenmiş domatesleri derin bir tencereye koyup üzerine tuz ve sıvı yağ döküp suyunu biraz çekene kadar iyice kaynattım.Sıcakken cam kavanozlara doldurarak sıkıca kapağını kapatıp ters çevirdim.Afiyet olsun.
 
 




Malzemeler:
5 kg domates
2 çorba kaşığı tuz
1 çay bardağı sıvı yağ


Yapılışı:
Derin bir tencere de su koyup kaynamaya başladığın da içerisine domatesleri atıp kabukları şişene kadar az bir zaman da oluyor hemen çıkartıp diğerlerini de aynı aşamadan geçirin.Soyuyan domatesleri kabuklarının kolayca haslanmış patates gibi soyulması için bu işlemi uyguladım.Tümünü soyduk dan sonra çok küçük olma da yemeklik şeklin de doğrayıp başka bir tencere ye koyup üzerine tuzu ve sıvı yağ da ekleyip suyunu çekene kadar kaynamaya başladık dan sonra altı kısık olarak pişirilir.Sıcakken cam kavanozlara doldurup sıkıca ağzı kapatılıp soğuyana kadar ters çevrilip bırakılır.5 yarım lt kavanoz çıkmaktadır.Afiyet olsun.

Kızılcık Suyu & Kızılcık Marmelatı (Kış Hazırlıkları)

 
 
          En sonun da kızılcık mevsimi başladı çok tatlı olmayan mayhoş lezzetleri oldum olası sevmişimdir.Halk pazarın dan aldığım 1 kg kızılcık ile hem suyunu hem de marmelatını anneciğim den öğrendiğim bir tarifle yaptım ve sabah kahvaltıların da yemeğe doyamadım.
 
 
Malzemeler:
1 kg kızılcık
2 su bardağı toz şeker (isteğe göre arttırılıp azaltılabilir)
3 kg su
 
 
Yapılışı:
Yıkanmış olan kızılcıkları derin bir tencerede su, şeker ve kızılcıkları koyarak kaynamaya başladık dan sonra altı kısık olarak kaynamaya bırakılır. Kızılcıkların rengi pembe ve suyun üzerine çıktıkların da bilin ki şurubumuz içilmeye hazırdır.Tencerenin içerisin de ki kızılcıkları ayırıp cam şişelere soğuduk dan sonra doldurulup buzdolabın da muhafaza edilir. Afiyet olsun.
 
 
 
 

 


Malzemeler:
1 kg kızılcık Püresi
1 su bardağı toz şeker
1 dilim limon


Yapılışı:
      Yukarı da ki tarif den ayırmış olduğum kızılcıkların çekirdeklerini ayırıp ronda da iyice püre haline getirdim( annem tel süzgeç den geç dedi ama bana zor geldi ).Bir tencereye bir dilim limon, rondo da püre olmuş kızılcıklarımı ve 1 su bardağı toz şekeri ekleyipkarıştırıp tatdına bakınız eğer ki şekeri size az geldiyse biraz daha ekleyebilirsiniz,bana kafi geldi.Ocak da kaynamaya başladığın da altını kısarak karıştırmaya devam ederek pişirmeye devam edilir bir süre sonra kıvam aldığını renginin koyulduğunu ve içerisin de ki şekerin eridiğini fark ettiğiniz de altını kapatıp cam kavanozlara doldurup sıkıca kapağını kapatıp ters cevrilir.Afiyet olsun

17 Eylül 2012 Pazartesi

Kızımın İlk Doğum Günü



  
Menü
 
Orman Meyveli Yaş Pasta
Aşk Kırmızısı Aşkoş Kurabiyesi (Gülşah'ın Mutfağın dan)
Şekerli Kalpler
Havuçlu Cevizli Kek
Yoğurtlu Kabaklı Havuç Salata
Limonlu Kabaklı Havuç Salata




 
 


14 Eylül 2012 Cuma

Kıymalı Patatesli Çıtır Muska Böreği

 
 

       Çıtır ağız da dağılan mis gibi iştah kabartan bir lezzet.Fırın dan çıktığında puf böreği gibi kabarık oluyor tavsiye ettiğim bir lezzet.


Malzemeler:
5 adet yufka
1çay bardağı süt
1 çay bardağı sıvıyağ

İç harcı:
2 patates
2 orta boy kuru soğan
100 gr kıyma
Karabiber
Tuz

Üzeri İçin:
1 çay bardağı galeta unu
1 çay bardağı süt

Yapılışı:
Rendelenmiş soğan, rendelenmiş patates ve kıymayı az sıvı yağlanmış tavada rengi değişip patatesler hafif yumuşayana kadar hepsi birlik de kavrulur. Yufkaları üst üste koyarak üç parmak genişliğinde paralel olarak kesilir.Bir kasede süt ve yağ karışımı hazırlanıp paralel kesilmiş yufka üzerine fırça yardımı ile sürülüp hazırladığımız iç harçdan bir tatlı kaşığı konarak üçgen şekdinde katlanır.Muska şekli verilmiş börekler önce süte sonra galeta ununa batırılıp yağlı kağıt  serili fırın tepsisine dizilip 200 derece ısıtılmış fırın da 20 dakika pişirilir.Üzerinde ki galeta ununun rengi değiştiğinde piştiğini anlayabilirsiniz.Afiyet olsun.

Çikolatalı Truf

   

Çikolata tutkunlarının vazgeçemiyeceği bir lezzet.

 Malzemeler:
100gr Bitter Çikolata
1 küçük kutu krema (200gr)
150gr kakaolu bisküvi

Yapılışı:
Çikolatayı benmari usulü erittik ten sonra kremayı karıştırıp kırıntılara böldüğümüz bisküvileri de ekleyip iyice karıştırılır.Karışım sertleşmesi için buzdolabın da 1 saat bekletilmelidir.Soğuyup sertleşen truf hamurunu küçük parçalar alıp yuvarlanır isteğe bağlı kakao, dekor şekeri veya hindistan cevizine bulanabilir ama ben sade bıraktım. Tümü hazırlandık dan sonra buzdolabının dondurucu bölümün de yarım saat beklettik den sonra servis yapılır.Afiyet olsun.



9 Eylül 2012 Pazar

Susamlı Tahınlı Çörek



   Malzemeler:
125gr yumuşak margarin
Yarım çay bardağı sıvı yağ
Yarım çay bardağın dan az ılık su
1,5 çay bardağı tahın
1 çay bardağı toz şeker(isteğe bağlı arttırılabilir)
 1 tatlı kaşığından az tuz
1 yumurta sarısı (beyazı üzerine)
Un

   Yapılışı;
Yumuşak margarin,sıvı yağ,ılık su,toz şeker, tahın ve tuzu bir kaba koyup iyice karıştırıyosunuz uzerine un ekleyip yavaş yavaş yoğuruyorsunuz ve hamur yumuşak kulak memesi kıvamına geldiğin de elinize küçük bir parça koparıp yuvarladıktan sonra elimiz ile bastırıp önce yumurta akına sonra susama batırıp yağlanmış fırın tepsisine dizilir.180 derecelik fırın da 30 dakika pişirilir.ben çörekleri büyük yaptığım i,çin yarım saat de pişti daha küçük yapılırsa yerken kolaylık olur hem daha çabuk pişer.Yaklaşık 13 adet susamlı tahınlı çörek elde edilir.Kıtır kıtır ağız da dağılan pastahane de ki ürünler lezzetin de.Afiyet olsun.

Tuana'nın Menüleri



     Cuma akşamı halamın kızı Tuana bize kalmaya gelip beni çok mutlu etti.ertesi gün acıktım ablam ne yesek dediğin de genel de herkesin çok sevip hayır demiyeceği makarna hazırlayıp üzerine domates soslu kekikli sosis hazırlayıp sundum kuşum çok mu acıkmış yoksa çok mu leziz olmuş bilmem hepsini bitirdi :)

     Mutfakla arası pek iyi Tuananın birşeyler hazırlamak istediğini ama ne yapacağını bilmemesine rağmen inanılmaz heyecanla ellerini hemen yıkadı ve karar verdik 2 çeşit kurabiye yapmaya ama ilk önce akşam yemeğini hazırlayalım istedik etli biber dolması tabi tuti eksik kalırmı et harcını ben hazırlayayım dedi bende ne istiyorssa mutfakta özgür bıraktım. Şöyle bir izledim de ne kadar istekli ne kadar mutlu mutfak da :) yakındır boynuz kulağı geçer tabiri caizse :)

Menü
 
 
     Tahınlı çöreği ilk edremit pazarın da bir pastahane de yemiştim ve lezzetini öyle beğenmiştim ki tarifini vermemelerine rağmen tam tarifi tutturduğumu düşünüyorum.
 

 
 
 
    Tuana hamuru yoğurup hazırlarken kurabiye kalıplarını kullanmak istedi ve aklımaza kürdan da kullanmak gelince çatalla da üzerine bastırarak şekil verince farklı bir sunum elde etmiş olduk. Kızcağız yoğurmak dan yorulmuş olsa gerekki yerde yapabilirmiyim bu işlemi dediğin de kıyamadım.Tatlı kız elinden kurabiye yemek de başka oluyor mazemeleri hazırladık dan sonra hiçbirşeye yardım istemeden tek başına böyle güzel şeyler başardı güzel kız.
 
 
     Ve son çayı demledik ben çok yorulmuş gibi ayaklarımı uzattım tahınlı kurabiyelerimizi çıtır çıtır yerken bir ısırık aldık ve resimledik.
 
 
Tuana yorgun ama çaktırmıyor,mutlu...
 
Ben yorgun her halimden belli tuti çalıştı bana noluyor...
 

7 Eylül 2012 Cuma

Bir Hafta Dinlendik Mi? Yorulduk mu? Ama Eğlendik Özlem Giderdik...



 
      Yorgunluğumu atmamla yazmaya başlamam bir oldu neredeyse bir hafta oldu  Akçay dan döneli ben o gün yazayım bugün yazayım derken günler aldı başını gitti. Hızlıca hazırlanıp son anda annem, gülşah, efecan da planımıza dahil olmasıyla yola çıkmamız bir oldu. Nede iyi oldu hep beraber gitmemiz.

 
 
       Ferah açık hava dört tarafı da güneş gören enerjisi yüksek olan ablamın evi ne keyifli ama sürekli mis gibi yeşil kokusuyla esen tatlı rüzgarı yüzümde hissetmek büyük keyif. Ablamın bizi o lezziz yiyecekleri ile karşılaması yüzümde bir gülücük daha yarattı sabah kahvaltısı bile edemeden yola çıkan ben karnımın açlığından etrafı göremiyecek durumdaydım.Karnımın doymasıyla etrafa şöyle bir baktım ne kadar da güzelleşmiş bahçe ağaçlar büyümüş saksıda biberler yetiştirilmiş, çiçekler çoğalmış aksesuarlarla renklendirilmiş ağaçlar meyve vermeye başlamış (greyfurt,mandalina,ayva) ne keyifli ama çok şanşlı olduklarını bir daha anşladım biz apartman dairelerinde sıkışıp kalmışız bunu yaşayınca daha iyi anlıyor insan malum bütçe meselesi :) 
 


 
 
     Her günümüzü dolu dolu yaşamaya kararlıydık malum hafta dediğin bitiveriyor.Geldiğimiz akşamın da o kadar yorgun olmamıza rağmen hemen deniz kenarın da kordonu dolaşıp bir çay bahçesine gidelim dedik.Gittik ama saat kaç yemek ye hazırlan derken saat geçiyor kızımın uykusu geldi biz otururken hep huzursuzluk yapan çoçuğum sütünü içip pusetinde kendiliğinden uyudu, şaştım kaldım maaşallah keşke hep böyle olsan tatlı kızım.
 
 
     Bunca güzel yaşanmışlıkla beraber Saşa'yı anlatmamak olmaz resmen ailemizin bir parçası oldu.Ablamın karşı sında oturan Sevgi ablamların köpeği gerçi ona köpek demeğe çekiniyorum onun da bir adı var dimi Saşa kızımla araların dan su sızmıyor desem yeterli olur herhalde elisa ağladığın da Saşa geliyor diyorum ve hemen gülümsüyor ben gelsem bu kadar gülücük olmuyor neden ki :)  Kızım daha hayvanları yeni yeni tanıyor ve bu şirineyi öyle sevdi ki çok mutlu onunla beraber H harfini söyleyemeyen kızım sürekli avvv av av av  demeye başladı neden se artık anne baba demeyi bir kenara bıraktı çok korktum Bursa ya döndüğümüz de sürekli av av der diye ama şükür bizim anladığımız dilden de konuşmaya başladı ne zaman köpek görse av av avvvv av başlıyor Saşa kızıma bir şey öğrettiğin için teşekkürler ;)
 


 
      Ertesigün güzel zengin bir kahvaltı dan sonra edremit pazarına gittik pazar pazar gibi değil outlet sanki marka ürünler ve inanılmaz fiyatlar bayıldım 2 saat gezmemize rağmen pazarı gezmeyi bitiremedik dönelim demeye başladım nazlı çoçuklar gibi :) dönerken sadece tek bir pastahanede üretilen ve çok lezzetli bulduğum susamlı tahınlı çöreklerden aldık yolda yiyerek döndük. En kısa zaman da bu çöreklerden yapmam lazım tadı damağım da kaldı.


 
     Oh be derler ya en sonunda pazar dönüşü kızımı da aldım denize ayaklarımızı soktuk.Buz gibi deniz alışana kadar pek bir zorlandık ama kızım pek sevdi su ile oynamayı ne kadar keyif aldı sudan kumlarla küreklerle oynamak dan.Bir kez daha iyiki gelmişiz dedim kendime.Hergün aynı plaja gittiğimiz için tüm şezlonglar da aynı simaları görür olduk hepsi aile ne kadar güzel gülümseyen insanlarla aynı ortamı paylaşmak.Unutamadığım bahsetmeden geçmek istemediğim hergün 3 kişi vardı plajda 55 yaşlarının üzerin de 3 adet şapkalı muhalefet amcalar her gün saat 3 den sonra gelip hiç sıralarını bozmadan aynı sırada oturmaları ve ortadakinin hergün başka bir futbolcuyu eleştirerek sürekli muhalefetle anlatmaları arada araların da hep futbol dan tartıştıkları  ve ertesi gün hiç birşey yok gibi yeniden yakın arkadaşları ile aynı yerlerine gelip  başka konuda muhalefet yapmaları işleri güçleri bu olsa gerek bu amcaların ne komedi ama her gün, pes yani en çok ortadaki konuşup soldaki bazen dayanamayıp birşey söylüyor sonra söylediğine ortada ki pişman ediyor sağdakinin sesini bile hiç duymadık bize de eğlence çıktı.
 
 

 

 

 
    Tatilin son günü ve biz yine pazardayız bu bu pazar ablama yakın sebze pazarı bura da sanırım bütün pazarlar çok büyük gez gez bitmiyor bolluk bereket var bir kalabalık bir çok sebze meyve çeşidi ama en çok dikkatini çeken tümü köyden gelmesi ve satıcıların hepsinin kadın olması merak içindeyim erkekler nerde ? Dayanamadım ve bu soruyu en sonun da domates aldığımız köylü ablaya sordum tüm samimiyetimle;
  • Ben: Ablam sizin eşler nerde hep kadın satıcılar var eşler çalışmıyor mu?
  • Satıcı Abla: yok be gızım bizim adamla şöför şöför akşamları mal getiriyo malı indirip kamyon da yatargene biz de malı satıyoz onla dinleniyo...
  • Ben: hmm Tüm pazarmı böyle?
  • Satıcı Abla:Evet yaa herkez böyle bura da adamla şöfölük yapar  kadınlar malı satar.
  • Ben:Hmmm
  • Ben: Bu domatesler nereden geliyor?
  • Satıcı abla:Niş den geliyo yaa niş niş
  • Ben: hmmm
  • Satıcı Abla:Siz kardeşsiniz dimi ikiniz benziyo büyük benzemiyo buda büyük abla demi?
  • Ben: Evet ben 2 numara ;)
  • Satıcı Abla: Bak bildim bende de abla da var abi de ama bir küçük kardeş var 12 yaşın da hepsin den beter herşeye karışır çok fena.
  • Ben:(ne diyeceğimi bilemeden)hayırlısı olsun( der) Hadi hayırlı işler ablam allah iş rastlığı versin birde göz kırptım ;) yoluma devam ettim



 
     Yukarı da ki resimde amca şarkı söyleye söyleye pazarda dolaşıyor ilginç ama yüzü hep gülüyor pazarcılar onu öyle tanımışlar ki sanki mesaide gibi şarkı söyleyip esnaf da o geçerken cebine para koyuyor ne güzel iş ama hep şarkılı sözlü para kazanıyor. Çeketinin iki yan cebin de de tabak ve çatal kaşık var herhal de esnaf yemek de veriyor olsa gerek.Ses telleri biraz bozuk olsa da söylediği şarkılar öyle içten öyle aşk kokuyor ki sormayın bir an bu adam aşıkın dan mı bu hallerde düşüncesi aldı beni götürdü.
Sevmekden kim usanır
Tadına doyum olmaz
Hangi gönül uslanır
Sevenle oyun olmaz
 
Kaç kere yemin ettim
Kaç gönüle de girdim
Sensiz olmaıyorum
Bak yine geri geldim.
 
    Offf ki ne off dertlendirdin bey amca bizi bir kadeh de olsa kesin tatlılaşırdım bu şarkılarla yüreğine sağlık deyip yolumuza devam ediyoruz malum kız evde beni bekler.
 

 
      Bahçede ki aksesuarlar kızıma oyuncak oldu bahçede oyun onun için bulunmaz bir hint kumaşı gibi çıldırdı onlarla oynarken. Kuzunun kulağını çeke çeke bir hal oldu herhalde kuzucuk akıllanmıştır herhal de ne yaramazlık yaptıysa bilmediğimiz.
 
     5 Eylül kızımın doğum günü ablam gelemiyeceği için bize güzel bir süpriz yapıp kızıma ilk doğum günü hediyesini vererek ve ilk bisiklete sahip olmasına katkıda bulunduğu için çok teşekkürler.Elisam çok mutlu nasıl da güzel oynuyor Çisem ve Cemre ablasının yardımlarıyla bisikletiyle.Önce binmeyi beceremese de şuan da binebiliyor her ne kadar pedallara ayakları uzanmasa da taş devri misali ayakları ile itebilmeyi başardı sarı kızım benim.
 
     Son gün dönüyoruz Elisam öyle yorgun ki kendini bir oyana bir bu yana attı durdu ve en sonun da salıncak da sızdı desek daha doğru bir tanımlama olur herhalde.Tatlı yorgunluk...
 
 
     Dönüşümüz facia gibiydi elisa durmadan ağlıyor bağırıyor sanki biri cimciriyor gibi yorgun uykusu var yatağını arıyor ama mutlu değil sanırım bir kaç sene otobüs yollculuğu yapmaya karar verebilirim ama seneye için de söz veremem kızım teyzesini özler.
 
Elisa mutlu sevinçli ama bir o kadar da yorgun.
Döndük ve biz teyzemizi şimdiden çok özledik iyiki varsınız.